18 Mayıs 2016 Çarşamba

19 MAYIS -YÜREĞİMİN FARKLI ATTIĞI GÜN

Bir Samsunlu olarak hayatımda o kadar çok 19 Mayıs var ki.Lisem,Üniversitem,Mahallem benim için olmazsa olmazlardan biridir bu güzel tarih.Bizler için sadece bir tarih de değildir aslında.Bir mücadeledir,yeniden başlamak için ilham kaynağımızdır.
19 MAYIS ATATÜRK'Ü ANMA VE GENÇLİK BAYRAMI KUTLU OLSUN. ...KURTULUŞ 'UN BÜYÜK ADIMININ ATILDIĞI BUGÜN HEPİMİZE KUTLU OLSUN.DAHA NİCE 19 MAYIS LARA İNŞALLAH. SEHITSIZ ACISIZ GÜZEL GÜNLERE. .KIYMETİNİ BİLELİM...

30 Kasım 2015 Pazartesi

OKUDUM:KİTAP HIRSIZI

Resim net ten alıntıdır.
Arka Kapak:"Yılın en çok beklenen kitabı. Olağanüstü… gerçekten muhteşem!"
-Publishers Weekly-

"Merak uyandıran, hayat dolu ve son derece ustalıkla yazılmış, nefes kesen bir roman; aynı zamanda harikulade ve sürükleyici."
-The Guardian-

Ödüllü yazar Markus Zusak'ın akıllara kazınacak kadar etkileyici ve şiirsel bir dille yazdığı bu roman, okuyucuya sunulan benzersiz bir hediye gibi…
"Hayatınızı böylesine derinden etkileyen başka bir kitaba daha rastlamamışsınızdır. Muhteşem!"
-Goodreads-

"Bu unutulmaz hikâye kalbinizi çalacak!"
-The New York Times-

"Güzel, felsefi bir yanı da bulunan sürükleyici bir roman...
Herkes okumalı!"
-Kirkus Reviews-

"Markus Zusak, zorlu bir konuyu ustalıkla anlatarak gerçek bir başarı yakalamış. Olağanüstü… tek kelimeyle harika bir kitap."
-The Wall Street Journal-
Benim Yorumum:Avustralyalı yazar Markus Zusak tarafından yazılan roman ilk olarak 2005 yılındayayınlanmış.Türkiye de yayın tarihi ise 2012 ve 574 sayfa olarak martı yayınlarından çıkmış.Konu,2.Dünya savaşı sırasında Almanya da geçer.Münih in kenar mahallelerinden birinde bir üvey anne ve baba ile yaşayan genç kızın başından geçenler ölümün ağzından anlatılmaktadır.
Roman pek çok ödül kazanmasına ve 230 hafta boyunca New York Times En Çok Satanlar listesinde yer almasına rağmen ben pek sevmedim.Olayları ölümün ağzından dinlemek farklı bir bakış açısı olabilir ama bana çekici gelmedi.Kısacası anlatımı çok monoton ve sıkıcı buldum.Kitapta pek çok olay yaşanmasına rağmen beni heyecanlandıramadı.
Sevgiyle kalın.............

6 Kasım 2015 Cuma

57.ALAY ÇANAKKALE

Resim netten alıntıdır
Bir İsmail Bilgin romanı.İlk baskısı 2008 yılında yapılan kitabın benim elimdeki 6.baskısı 2013 yılında yapılmış.409 sayfadan oluşan 57.Alay Çanakkale romanın her sayfası her satırı bir yaşanmışlık,bir dram dolu.Okurken kurgulanmış olduğunu unutuyor Kara Emin in,Demir Ali nin,Recep in,Mehmet çavuş un torunları akrabaları şimdi ne yapıyordur acaba?Diye düşünmekten kendinizi alamıyorsunuz.
Bu kitapta yadırgadığım tek nokta M.Kemal Atatürk e çok az yer verilmiş olması.Eğer Çanakkale de bir zafer kazanıldıysa bunun tek bir kahramanı yok.Askeri tabirle emir komuta zincirindeki herkesin insan üstü çabası ve azmi sayesinde kazanıldı.
Sonuçta bende şöyle düşündüm;Bu bir belgesel değil,bir roman.Çanakkale de yaşanan gerçekliğin sadece bir kesiti dile getirilmiş olabilir.Kısacası ben beğendim.okumanızı tavsiye ederim.
Arka kapak yazısı;
EFSANE ALAY ÇANAKKALE'DE KURULUYOR

Göremediği bebeğinin mektuba çizilmiş ayak izi koynunda, yarımadayı aylarca arşınlayacak, Kara Emin;
Alay'ın Rum Doktoru Dimotriyati ile İmamı Hasan Fehmi'nin dostlukları;
Ve şehitliğe koşan genç Mehmetçikler...

57. ALAY, 25 Nisan 1915 sabahı emir almamasına rağmen komutanları Mustafa Kemal'in kişisel inisiyatifiyle Conkbayırı'nda büyük kara çıkarmasını durduran Osmanlı alayıdır.
Bu alay Çanakkale'de yok olmayacak ve Galiçya ile Filistin'de de mühim görevler alacaktır.

İsmail Bilgin'in Genelkurmay'da yaptığı araştırmalar sonucu hazırladığı ve sarsıcı savaş sahneleriyle 57. Alay Çanakkale romanı okurun hafızasından çıkmayacak.