NİCE 90 YILLARA CUMHURİYETİM

Canlarını feda ederek bize cumhuriyeti hediye eden, özgürlüğümüzü kazandıran başta Mustafa kKemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimize minnetlerimizi saygıyla sunuyorum.Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun.Ne mutlu türküm diyene.

ÇÖP KOVASI

         Ateşli bir çocuğu oyalamanın ne kadar zor olduğunu bilmeyen anne-baba varmıdır acaba?İşte bu günkü ağlama sebeblerimizden biride, odasında çöp kovası olmamasıydı.Bazen döküntücülük işe yarıyor.Bebekliğinden kalma bir cici bebe kutusu ve parça pinçik edilmiş metre ile satılan arkası yapışkanlı bir kağıt hayat kurtardı.Keselim yapıştıralım derken geçen zamanda ilaç etkidi ve ateş düştü.Huysuzluğu ateşi düştüğü içinmi geçti yoksa artık odasında bir çöp kutusu olduğu içinmi henüz anlayamadım ama herneyse,belki böyle zor bir zamanınızda sizin de işinize yarar diye yapımını paylaşmak istedim.
          İşte bulunca maden bulmuş gibi sevindiğim arkası yapışkanlı kağıdım;

 6 yıllık cici bebe kovası;

 veeee işte sonuuuuuç;

NELER YAPTIM

Neredeyse 1 aya yakın zamandır ortalarda yoktum.Bu süreçte neler yaptım neler ;tatile gittim, bir güzel dinlendim ama ne yazıkki tatil süresi ne kadar uzun olursa olsun bana yetmeyeceği için süresini yazmıyorum.Tatilde Manavgat'taydım. Geçen yıl gittiğimiz tatil köyüne gittik.Çocuklar aqua parkını çok sevdikleri için bu yılda orayı tercih ettik, gerçi türkiyeyi kuzeyden güneye yaklaşık 800-850 km yolu bir aqua park uğruna 2 çocukla kat etmek çok akıllıca bir davranışmı? tartışılır, ama olsun, biz yinede gittik.2,5 tane kitap okudum.2,5 diyorum çünkü o 0.5 kitabı henüz bitiremedim.İlk okuduğum kitap; Zülfü Livaneli'nin Kardeşimin Hikayesi adlı kitabıydı.Kitap sonuç bölümüne kadar vasat gidiyor gibi gelsede sonuç bölümü harikaydı.bence mutlaka okunmalı şiddetle tavsiye ederim.

Onu bitirince Hande Altaylı'nın Kahperengi adlı romanını okudum. Bu daha heyecanlı bir seyir takip ediyordu,daha önce okuduğum Aşka Şeytan Karışır romanından çok daha günlük yaşamla uyumlu bir kitap,o kitapta insanlar geceningeç saatlerine kadar eğlenip sabah dinlenmiş olarak erkencecikten kalkıyorlar ve mükellef bir kahvaltı ardından duş ve zamanındada işe yetişiyorlardı o zaman bu insanların günü bizimki gibi 24 saat değil herhalde diye düşünmüştüm ve hayli gerçek üstü gelmişti ama bu sefer çok daha olası bir yaşam anlatmış.
 Bu arada bu 2 kitabıda e-book olarak yani tabletten okudum. Tabletten kitap okumanın bu kadar keyifli olabileceğini hiç düşünmemiştim. Her şeyden güzel tarafı da okuduktan sonra kitabın depolama sorununun olmaması yani evde bir kağıt yığını oluşturup yer kaplamıyor.Gelelim buçuk kitaba onu normal kitaptan okuyorum. Kahramanmaraş Katliamı adlı bir kitap Orhan tTüleylioğlu'nun bir eseri. Aslında eser, daha çok mahkeme ifadelerinin bir araya getirilmesinden oluşturulmuş.Aman yarabbi! okudukça tüylerim diken diken oluyor, o tarihte ve orada yaşayan insanların yaşadıklarına inanasım gelmiyor.Onun için sadece cesaretimi toplayabildiğim zamanlarda kapağını açıp bakabiliyorum. Kitapta yazanlara söyleyebileceğim tek şey 'allah böle şeyleri düşmanıma bile yaşatmasın'.Neyse,gelelim el işine; birde amigurumi kırmızı renkli bir Angry Birds yaptım ama henüz dikme fırsatım olmadı.Yazın verdiği tembelliği üzerimden atınca onuda dikerim ve resimlerim, ayrıca çocuklar da okula başladığına göre işten sonra çocuklar eve gelene kadar birşeyler daha yaparım diye düşünüyorum.
Şimdilik sevgiyle ve sağlıcakla kalın değerli dostlar.