26 Ağustos 2015 Çarşamba

OKUDUM:İNCİR KUŞLARI

Resim netten alıntıdır
Yazar:Sinan Akyüz
Yayın Evi:Alfa Yayıncılık
Sayfa Sayısı:328
Basım Yılı,Kaçıncı baskı:2012,1 baskı
Türü:Roman
Arka kapak Yazısı:Sinan Akyüz'den Yüreğinize Dokunacak Bir Kitap!

Boşnak Kızın Bir Solukta Okunan Gerçek Hikâyesi...

Çok satan romanlarıyla tanınan ve geniş okur kitlesine sahip yazar Sinan Akyüz yine ses getirecek son kitabıyla okurlarını selamlıyor. Alfa Yayınları'ndan çıkan İncir Kuşları'nda yazar, Bosnalı bir genç kız olan Suada'nın gerçek yaşamından yola çıkıyor. Okuru savaşın ve aşkın yakıcı gücüne tanıklığa davet ediyor.

Bosna tüm bilinmeyenleriyle ilk kez Sinan Akyüz kalemiyle yazıldı...

Sinan Akyüz dünyanın seyirci kaldığı bir soykırımı Suada'nın öyküsüyle yeniden gündeme getiriyor. Yakın tarihi edebiyatla buluşturan yazar, aşkın içinde "savaşı ve şiddeti", savaşın içinde de "aşkı ve inancı" ustalıkla harmanlıyor. Bu romanla Bosna Savaşı'nın bilinmeyen bambaşka bir yüzü gün ışığına çıkarken; kitap okuyucusuna sürpriz bir sonla veda ediyor.

Aynı ırktan geliyorlardı. Aynı dili konuşuyorlardı. Bir tek dinleri farklıydı. Biri Müslüman Boşnak genci, diğeri ise Hıristiyan Sırp'tı. İkisi de konservatuardaki aynı Boşnak kızına âşık olmuşlardı. Ve bir gün bu iki genç, güzeller güzeli Suada'ya aşklarını ilan ettiler. Ancak gençlerden biri aşkına karşılık bulmuş, diğeri ise "Kalbimde iki kişiye yer yok" cevabını almıştı.

Takvim yaprakları 6 Nisan 1992'yi gösterirken bir bomba düştü beyaz zambakların açtığı yüreklere... Suada patlak veren savaşın estirdiği rüzgârda âdeta savrulan bir yaprak gibiydi. Savruldu, savruldu, savruldu.. Sonra da kader onu bir zamanlar 'hayır' dediği genç adamın eline esir düşürdü. Genç adam, o gün ela gözlü çöl ahusuna bakmış "Kader bizi ne inanılmaz bir şekilde birleştirdi, görüyor musun Suada?" demişti.

Modern zamanlarda Avrupa'da yaşanmış bir soykırımda, kadere inananların romanıdır İncir Kuşları...
Benim yorumun:Kitabı çalıştığım yerde masanın üstünde buldum.Uzun süre kimse sahip çıkmayınca nasıl bir şey acaba diye merak edip bir bakayım dedim ve bir dahada elimden bırakamadım.Bosna da yaşanan hakkında sevdalinka yı da okuduğum için az çok bilgi sahibiydim.Ancak tecavüzlerin bu kadar çok olduğu orada dikkatimi çekmememiş.Boşnak müslümanların iç acıtıcı yaşam kesitini okurken hem yüreğimin ezildiğini hissettim hemde kitabı elimden bırakamadım.Çok akıcı bir dil.Geçmişte yaşananları unutmamak adına mutlaka okunması gereken belgesel tadında bir eser diye düşünüyorum.
Yazarın kalemine sağlık.
Sevgiyle kalın........

3 yorum:

  1. Bosna'yı bin bir tane insanın gözünden anlatmak mümkün. Ben de Ayşe Kulin'in Sevdalinka'sını okumuştum. Acılara katık olmak adına mutlaka bu eserlerin okunması lazım. Ama bende sarsıcı izler bıraktığı için okumakta çok zorlanıyorum :(

    YanıtlaSil
  2. sinan akyüz okumadım hiç yaaa :)

    mennan aynı yerinde duruyor ki. tatlıları ve dondurmaları enfes. hisarönünde. :)

    YanıtlaSil
  3. merhabalar bloğunuzu takipdeyim bende beklerim,sevgiler :)

    YanıtlaSil